3 Şubat 2018 Cumartesi

ALLÂH DOSTLARINA DÜŞMANLIK EDEN ALLÂH’A DÜŞMANLIK ETMİŞ OLUR


Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyet edilir: “Allâhü Te‘âlâ ve Tebâreke Hazretleri buyuruyor ki;

Benim evliyâma adâvet (düşmanlık) eden kimseye ben muhakkak îlan-ı harb eylerim.” Yani benim dostluğumda ve korumamda bulunan her vakit taat ve ibâdet ile meşgul olan has kullarıma, evliyama kim ki, düşmanlık ve onlara eza ve cefâ ederse o kimse bilmiş olsun ki Ben onunla savaşırım ve onu mahv u helâk eder ve sonra da azâba uğratırım ve onlara muhabbet eden kimseye de muhabbet eylerim, demektir.

“Hiçbir kul ona farz etmiş olduğum şeyden ziyâde sevgili bir şey ile bana mukarreb (yaklaştırılmış yakın) olamamıştır.” Yani farzları hakkıyla eda eden ve yasaklardan kaçınan kimse veliyullah ve Allâh (c.c.)’a manevî yakınlığa erişir, demektir. Ve benim bazı kullarım farzların edasıyla beraber nâfileleri dahi yapmaya devam eder. Ta ki ben ona muhabbet ederim. Onu severim.Artık Ben ona muhabbet edip Ben onu ziyâde sevdikten sonra Ben o kulumun sem’i (Allâh (c.c.)’un insanlar gibi zamana, âlete muhtaç olmayarak her şeyi işitmesi ve duyması) olurum, öyle sem’i o her işitilecek şeyi o sem’i ile işitir ve dahi Ben o kulumun basarı (Kendi şânına lâyık bir vecih ile Cenâb-ı Hakk’ın “görme sıfatı”dır. Kâinatta hiçbir şey O’nun görmesinden hâriçte kalamaz) olurum ki, kulum her görülecek her şeyi o basar ile görür.Ve Ben o kulumun ayağı olurum ki kulum her yerde onunla hareket eyler ve eğer kulum Benden bir şey sual ederse hakkaki derhal ben ona o şeyi ita eylerim ve kulum korkulan şeylerden, şeytandan vesaireden Bana sığınırsa herhalde ben onu muhafaza eylerim.

(Hz. Mahmûd Sami Ramazanoğlu (k.s.), Musâhabe 3, 21-22.s.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

En Çok Okunan Yazılar